<aside> 🎧


2.1. Özel Durumlar Tebliği (II-15.1)

2.1.1. Özel Durumlar Tebliği Nedir ve Neden Bu Kadar Önemlidir?

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yayımlanan Özel Durumlar Tebliği (II-15.1), sermaye piyasasının temel taşlarından biridir. Bu tebliği, borsada adil bir oyun ortamı yaratmayı hedefleyen bir kurallar bütünü olarak düşünmek mümkündür. Temel amacı, bir şirketin hisse senedi gibi sermaye piyasası araçlarının değerini, fiyatını veya yatırımcıların alım-satım kararlarını etkileyebilecek her türlü önemli bilginin, tüm piyasa katılımcılarına eş zamanlı, tam ve doğru bir şekilde duyurulmasını sağlamaktır.

Bu düzenlemenin varlık sebebi, piyasanın güvenilir, şeffaf, etkin, istikrarlı ve rekabetçi bir yapıda işlemesini temin etmektir. Eğer bazı yatırımcılar, diğerlerinin sahip olmadığı kritik bilgilere daha erken ulaşırsa, bu durum "bilgi asimetrisi" olarak adlandırılan ve piyasa adaletini temelden sarsan bir probleme yol açar. Örneğin, bir şirketin dev bir anlaşma imzalayacağını önceden bilen bir kişi, bu bilgi kamuya açıklanmadan önce o şirketin hisselerini satın alabilir. Bilgi açıklandığında hisse fiyatı yükselince de bu hisseleri satarak haksız bir kazanç elde eder. Özel Durumlar Tebliği, tam olarak bu tür senaryoların önüne geçmek için tasarlanmıştır.

Tebliğin ruhunu oluşturan iki temel ilke şunlardır:

  1. Bilgiye Hızlı Erişim: Yatırımcı kararını etkileyecek bir gelişme olduğunda, bu bilgi bekletilmeden, derhal kamuya açıklanmalıdır.
  2. Eşit İşlem İlkesi: Açıklanan bilgiye tüm yatırımcıların aynı anda ulaşması sağlanarak, kimsenin bilgiye dayalı bir öncelik veya avantaj elde etmesi engellenir.

Bu tebliğdeki her bir kural, bu iki temel ilkeyi hayata geçirmeye hizmet eder. Şirketlerin belirli bilgileri derhal açıklama zorunluluğu, bu açıklamaların Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP) gibi merkezi bir sistem üzerinden yapılması ve hatta şirketler hakkında çıkan söylentilere dahi cevap verme yükümlülüğü, tamamen bilgi asimetrisini ortadan kaldırma ve tüm yatırımcılar için eşit bir oyun alanı yaratma felsefesine dayanır. Bu nedenle, bu tebliği anlamak, sadece bir dizi kuralı ezberlemek değil, aynı zamanda sermaye piyasalarının adil ve sağlıklı işleyişinin ardındaki mantığı kavramak anlamına gelir.

2.1.2. Temel Kavramlar: Borsanın Alfabesini Öğrenelim 📖

Özel Durumlar Tebliği'ni doğru bir şekilde anlayabilmek için metinde sıkça geçen üç temel kavramın anlamını ve aralarındaki farkı net bir şekilde bilmek gerekir: Özel Durum, İçsel Bilgi ve Sürekli Bilgi.

Özel Durum

Bu, en genel ve kapsayıcı tanımdır. Özel durum, bir şirketin sermaye piyasası araçlarının (hisse senedi, tahvil vb.) değerini, fiyatını veya yatırımcıların yatırım kararlarını etkileme potansiyeli olan her türlü bilgi, olay ve gelişmeyi ifade eder. Özel durumlar, kendi içinde "içsel bilgi" ve "sürekli bilgi" olarak ikiye ayrılır.

İçsel Bilgi

Bu kavram, tebliğin en hassas ve en kritik noktasıdır. İçsel bilgi, sermaye piyasası araçlarının değerini veya yatırımcı kararlarını etkileyebilecek, ancak henüz kamuya açıklanmamış olan bilgilerdir. Bu bilginin en ayırt edici özelliği, "gizli" ve "değerli" olmasıdır. Kamuya açıklandığı anda piyasada önemli bir etki yaratması beklenir.

Sınav Tüyosu 🎯: Bir bilginin içsel bilgi olup olmadığını anlamak için sorulması gereken kilit soru şudur: "Bu bilgi şu anda kamuya açık mı?" Cevap "hayır" ise ve bu bilgi açıklandığında hisse fiyatını etkileme potansiyeli taşıyorsa, bu büyük ihtimalle bir içsel bilgidir. İçsel bilginin sızdırılması veya bu bilgiye dayanarak işlem yapılması "içeriden öğrenenlerin ticareti" suçunu oluşturur, bu yüzden gizliliğinin korunması ve zamanında açıklanması hayati önem taşır.